Yenidoğan bebeklerde en sık görülen ve dikkat edilmesi gereken bir hastalık olan sarılık, ten renginin sarı gözükmesine neden olmaktadır. Bunun nedeni bilirubin adlı maddenin deri ve mukozada birikmesidir. Her yeni doğan 3 bebekten 2’sinde sarılık görülmektedir.
İçindekiler
Yenidoğan Sarılığı Sebepleri
- Alyuvarlar (kan hücreleri) yenidoğan bebeklerde aşırı hızlı bir şekilde ve aşırı miktarda parçalanmaktadır.
- Bebeğin karaciğeri kanında bulunan aşırı miktardaki bilirubini işleyecek kapasitede değildir. Bu nedenle yenidoğan bebeklerde fizyolojik sarılık adı verilen sarılık görülmektedir.
Bebeklerin doğumuyla birlikte olan bazı hastalıklar bebekte sarılığa neden olabilmektedir. Buna ise patolojik sarılık denir. Bunların nedenleri ise şu şekildedir.
- Bilirubinin salınımı ve atılımını engelleyen doğumsal hastalıklar
- Enzim defektleri (Glikoz 6 fosfat dehidrogenaz enzimi eksikliği vb.)
- Kalıtsal Hastalıklar (Gilbert Sendromu)
- Yüksek doz ilaç kullanımı (K vitamini, sulfanamid, diazem vb.)
- Doğum öncesi bebeğin geçirdiği hastalıklar (TORCH vb.)
- Hepatit
- Safra yollarını tıkayan hastalıklar
- Diyabetik annenin çocuğu olmak
- Anne sütüne bağlı gelişen sarılık
- Annenin diyabet olması
- Bebeğin doğumdan sonra çok kilo kaybetmiş olması
Yenidoğan Sarılığı Belirtileri ve Teşhisi
Yenidoğan bebeğin göz beyazının ve yüzünün sarı renkte olması ilk belirtidir. Hastalık ilerledikçe çocuğun boyun, karın, bacak gibi bölümleri de sararmaya başlamaktadır. Sarılığın doktor tarafından değerlendirilmesinde doğal parlak ışık ve bebek çıplak olmalıdır. Sarılığın belirlenmesinde ebeveynler çocuklarını iyi gözlemlemelidir. Koyu tenli çocuklarda teşhis daha zor olmaktadır. Bu çocuklarda bebeğin burnuna veya alnına bastırılır ve parmak geri çekildiğinde bu bölgenin sarılaşıp sarılaşmadığına bakılır. Sarılık saptanırsa kan testi yapılarak bilirubin miktarına bakılması önerilir. Belirtileri gösteren her bebeğe kan testi yapılmaktadır ve bu test sonucu bebeğin doğum haftası, doğum sonrasındaki yaşı ve taşınan risk faktörleri düşünülerek standart eğrilere göre değerlendirilmektedir. Böylece yenidoğan bebeklere tanı konmaktadır. Sonrasında tedavi ve izlem kararı belirlenmektedir.
Yenidoğan Sarılığı Tedavisi
Yenidoğan sarılıklarında merkezi sinir sisteminde bilirubinin zararlı etkisine bağlı olarak ortaya çıkabilecek kalıcı bozuklukların önlenmesi amaçlanmaktadır. Tedavide üç farklı yöntem kullanılabilmektedir. Bunlar ilaç tedavisi, kan değişimi ve fototerapidir(ışık tedavisi).
- İlaç Tedavisi: IVIG olarak adlandırılan serum ile tedavi yapılabilmektedir. diğer ilaçlar bebekler için uygun değildir. Serum ile bilirubinin vücuttan atılımı hızlandırması ve bilirubinin oluşumunun engellenmesi amaçlamaktadır.
- Kan Değişimi: Bebeğin kanında bulunan bilirubin çok arttığında bebeğin kanının tamamen değiştirilmesi işlemidir. Bu işlem için bebeğin yaşı, bebeğin doğum haftası, doğum ağırlığı önem taşımaktadır. Kan değişimi; ilaç tedavisi ve fototerapi yapıldıktan sonra hala bilirubin düzeyi yüksekse ve beyin hasarı olasılığı varsa yapılmaktadır. Kan değişimi işlemi yoğun bakımda, deneyimli hekimler tarafından göbek kordonuna yerleştirilen özel bir katater ile gerçekleştirilir.
- Fototerapi: Kan bilirubin düzeyinin düşürülmesi ve kan değişimi ihtiyacını azaltmak ve erken dönemde oluşabilecek beyin hasarını önlemek amacıyla yapılan tedavi yöntemidir. Bu tedavi, bilirubin düzeyinin sürekli olarak takip edilebileceği yerlerde yapılmalıdır. Diğer tedaviler gibi bunun da belirlenmesinde bebeğin yaşı, doğum haftası, doğum ağırlığı ve risk faktörleri göz önünde bulundurulur. Deride biriken bilirubinin, özel bir dalga boyunda (mavi – yeşil ışık tayfı) ve yoğunlukta ışık verilerek suda erimesi sağlanarak böbrekler sayesinde idrarla atılması amaçlanmaktadır. Bu işlem sırasında bebek sadece bez kalacak şekilde soyulur, gözleri zarar görmesin diye göz maskesi takılır. Bebek en az iki saatte bir emzirilir veya mamayla beslenir. Fototerapiden 4-6 saat sonra bilirubin düzeyine bakılır. Bebeğin serum bilirubini 2-3 mg/dl altına düştüğünde tedaviye son verilmektedir. Fototerapinin bazı riskleri vardır. Bunlar; retinal hasarlanma, deri döküntüleri, sıvı kaybı, vücut sıcaklığında artış , ishal, cilt renginde aşırı koyulaşma (Bronz Bebek Sendromu), kan sayımında bozulma, kan kalsiyumda düşme, kalp hızında ve solunumda artıştır. Fakat çoğu bebeğin tedavisi iyi seyirlidir. Tedavi sırasında görülebilen yan etkiler tedavi sonlandırıldığında ortadan kalkar.
Referans:
https://www.ttb.org.tr/STED/sted0604/yenidogan.pdf
https://cigliegitimh.saglik.gov.tr/TR,288280/yenidogan-bebeklerde-sarilik.html
2001-2005 yılları arasında Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı (Pediatri) olarak çalışmalarına devam eden Uzm. Dr. Canan Yılmaz Durur, 2005-2010 yılları arasında ise Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Ünitesi’nde üst ihtisasını tamamlamıştır.