Dünyada yaşanan kültürel, toplumsal ve en önemlisi teknolojik gelişmeler ve değişmeler farklı kuşaklarla karşılaşmamızın nedenidir. Günlük hayatta sıklıkla X kuşağı, Y kuşağı, Z kuşağı gibi jenerasyonları ifade eden bazı tabirler kullanılır. Bunlar arasında özellikle son yıllarda en sık duyulanı ise şüphesiz Z kuşağıdır. Dijital çocuklar olarak da bilinen z jenerasyonu çocukları, 2000 yılından itibaren doğan kişileri kapsar. Özellikle X kuşağından son derece farklı olan Z kuşağı bireyleri, diğer kuşaklarla çatışmalara da girebilir. Belli başlı özellikleriyle ön plana çıkan Z kuşağının yetiştirilmesinde ebeveynlere büyük sorumluluk düşer. Doğru iletişim ve etkileşimlerle kendi tercihlerini yapmaya çalışan bu neslin etkili yönlendirilmesi sağlanabilir. Bu aşamada ebeveynler zorlansa da psikolojik yardımlar, kişisel gelişim kitapları ve diğer çözümlerden faydalanıldığında olumlu sonuçlar elde edilebilir.
İçindekiler
Z Kuşağı Nedir? Kimler Z Kuşağına Dahildir?
Güncel kaynaklar, 2000 yılından itibaren doğan kişileri Z kuşağı olarak değerlendirir. Z kuşağı tabirinin dışında bu kişilere dijital çocuklar veya kristal çocuklar gibi tanımlamalar da yapılabilir. X ve aslında kendilerine daha yakın olan Y kuşağıyla büyük farklılıkları bulunan Z kuşağının kendilerine has bazı ortak özellikleri bulunur. z jenerasyonu, internet alemine yakınlıklarıyla, sosyal medyayı oldukça fazla içli dışlı kullanmalarıyla bilinir. Bu yönleriyle de özellikle ebeveynleriyle, yani X kuşağıyla ve Y kuşağının bir kısmıyla büyük çatışmalar yaşayabilirler.
Z kuşağının dijital dünyaya ilgisi çatışmalara yol açsa da aslında çok farklı bir bakış açıları vardır. Eski nesillere göre daha sabırsız ve bir o kadar hırssız olan Z kuşağı, meraklı olmasıyla da bilinir. Bilgiye erişimleri çok kolay olduğundan akıllarına takılan her detayı hızlı ve kolayca öğrenebilirler.
Tüm yönleriyle Z jenerasyonu, etkili iletişim kurarak anlaşılması gereken, dikkatle dinlenmesi, konuşurken şeffaf olunması gereken kişilerdir. Toplumun çok önemli kesimini oluşturan Z kuşağı ile etkili iletişim kurabilmek için ise ebeveynlerin onların gelişimiyle ilgili detaylara dikkat etmesi gerekli.
Z Kuşağının Özellikleri Nelerdir?
Z kuşağı bakış açısıyla, görüşleriyle, düşünceleriyle, hâl ve hareketiyle, giyim kuşamıyla diğerlerinden büyük ölçüde ayrılır. Öne çıkan özelliklerini ve onların bakış açısını derinlemesine öğrenmek ise ebeveynlerin daha doğru adımlar atmasına yardımcı olabilir.
Z kuşağının bilinen en önemli özelliklerinden bazıları şunlardır:
- Z jenerasyonu bireyleri, analitik ve hızlı düşünme özelliklerine sahiptir. Bu yönleriyle çatışmaları çözme konusunda, bir olayı her yönüyle ele alıp doğru adımları atmak konusunda başarılıdırlar.
- Z kuşağı bireyleri genellikle takım çalışmasına yatkın değildir. Kendi başlarına her işi başarabileceklerini düşünürler ve yüksek özgüven sahibidirler.
- Özgürlük ve bağımsızlık Z kuşağı çocukları için son derece önemlidir. Zor, imkansız ve mümkün değil gibi tabirlerin onlar için ehemmiyeti yoktur.
- Z kuşağı, yüksek teknolojinin ve internet çağının içerisine doğmuştur. Bu nedenle teknolojiyle ve cihazlarla iç içe yaşarlar. Bu yönlerinden ötürü “internet kuşağı” şeklinde de adlandırılırlar.
- Çaba harcamak, uğraşmak, özveri göstermek gibi işler için zaman kaybetmezler. Z jenerasyonu, bilgiye hızlıca ulaşabilir; sorularına ve sorunlarına internetten kolayca cevap bulabilir.
- Yenilikçidirler. Farklı ve yaratıcı bakış açısına sahiptirler. Bu yönleriyle diğer kuşakların hızlıca kavrayıp yeni bir çözüm bulamadıkları durumlar onlara çocuk oyuncağı gibi gelebilir.
- Oldukça meraklı ve ilgili olan Z kuşağı, toplumsal olaylara karşı da duyarlıdır. Tüm toplumu ilgilendiren olayları yakından takip ederler. Olumsuz durumlara karşı tepkilerini ortaya koymaktan çekinmezler. Yardıma ihtiyaç duyan birini gördüklerinde kaçmak yerine ellerinden geleni yapmayı tercih ederler.
- Başına buyruk, kendi tercihlerini yapmaya eğilimli ve bağımsız olan Z kuşağı bireyleri, aileleriyle ve çevrelerindeki diğer kişilerle çatışırken kendi yaşıtlarıyla oldukça etkili ilişkiler kurabilir. Bu da onları kendilerinden büyük kesimlerden uzaklaştırabilen etkenlerdendir.
Z Kuşağı Ebeveynlerinin Dikkat Etmesi Gerekenler
Z kuşağı, iletişim biçimleriyle, hayat tarzlarıyla ve internet alemine olan ilgileriyle öne çıkar. Bu hayat tarzı, onların hobilerini, ilgilerini, meslek seçimlerini, gelecek planlarını yani tüm hayatlarını etkiler. Böyle bir yaşam tarzına uzak kalan diğer kuşaktaki bireyler ise Z kuşağıyla iletişim kurarken büyük zorluklar yaşar.
Gelişen yeni nesillerle birlikte ebeveynlere düşen sorumluluklar da değişir. Z kuşağının başına buyruk tavırları ebeveynlerin şaşırmasına, ne yapacaklarını bilmedikleri durumlarla karşılaşmasına sebep olabilir. Z kuşağı, internette, kendi teknolojik dünyalarına kendilerini şaşırtan o kadar çok olay görürler ki onları şaşırtmak ve ilgilerini çekmek çoğu zaman zordur. Z kuşağıyla iletişim kurabilmenin en önemli şartı ise onların ilgilerini çekebilmek, onları şaşırtabilmektir.
Onları anlayabilmek için onların adım attıkları dünyayı yakından tanıyabilmek gereklidir. Örneğin ebeveynler, internetteki popüler bir olayla ilgili görüşlerini belirterek ve çocuğun da görüşünü alarak ilgi çekmeyi sağlayabilir. Güncel ve farklı bilgiler Z kuşağının ilgisini çeker. Onlara göre güncel olan her bilgi ilgi çekicidir ancak ilgilerinin değişmesi için kısacık bir an yeterlidir.
Ebeveynler, Z kuşağı içerisindeki çocuklarıyla iletişim kurarken onların dinamiklerine ve güncel ebeveynlik dinamiklerine ayak uydurmak zorundadır. İletişimsizliğin ortak nedenlerini belirleyip onların dillerinden konuşmak önemlidir. Çocuklarınızı kendinizle konuşmaya alıştırmalı, onları anlamalısınız. Empatik yaklaşım bu aşamada son derece önemlidir. Empati, “Seni anlıyorum.” demek değildir. Karşıdaki insanı gerçekten anlamak ve onun hissettiklerini ona yansıtabilmektir. Bu aşamada kişisel gelişim kitaplarından, psikologlardan, psikolojik danışmanlardan yardım alabilirsiniz.
Birçok ebeveynin yaptığı diğer çocuklarla kıyaslama Z kuşağının nefret ettiği durumlardandır. Çocuklarınızı her hâlleriyle sevmeli ve onları doğru yönlendirmelisiniz. Kendi ilgileriniz değil onun ilgileri ve yetenekleri doğrultusunda yönlendirmeler yaparak, iletişim kurmayı bilerek ve en önemlisi karşınızdakinin bir birey olduğunu göz önünde bulundurarak gerçekleştireceğiniz her konuşma sizin için son derece olumlu sonuçlar doğuracaktır.