Otizm belirtileri sıkça merak edilmektedir. Halk arasında kısaca “otizm” olarak bilinen otizm spektrum bozukluğu, çocukluk döneminin başında ortaya çıkan ve kişinin sosyal yaşamını ve dış dünyayı algılamasını etkileyen bir sorundur. Bebeklikte ortaya çıkan ve yaşam boyu süren otizm spektrum bozukluğu, öğrenmede zorluk yaşama, çevreyle iletişim kuramama ve diğer insanlarla fiziksel temas içine girememe gibi belirtiler gösterir. Otizm, ilaç ya da ameliyat gibi yöntemlerle tedavi edilen ve tamamen giderilebilen bir rahatsızlık olmasa da sorunun erken dönemde teşhis edilmesi büyük önem taşır.
Bebeklikten teşhis edilen ve erken müdahale edilen otizm durumları, zamanla hafifletilebilir. Erken evreden itibaren rehabilite edilen otizmli bireyler, yetişkinlik dönemlerinde çevreleriyle iletişim kurabilir, meslek sahibi olabilir ve kendi hayatlarının sorumluluğunu alabilir. Bu sebeple tüm yeni anne ve babaların bebeklerinde otizm belirtisi bulunup bulunmadığını dikkatle incelemesi son derece önemlidir.
İçindekiler
Otizm spektrum bozukluğu, beynin yapısal anomalilerinden kaynaklanan ve kalıcı olarak tedavi edilemeyen bir gelişim bozukluğudur. Ağırlıklı olarak hayatın ilk 3 yılında ortaya çıkan otizm, kişinin dış dünyayla iletişim kurmasını, sosyal beceriler edinmesini ve çevreyi algılamasını olumsuz yönde etkiler. Otizm, tek başına bir zekâ geriliği hastalığı değildir ancak otizmli bireylerin %70’inin zihinsel gelişiminde problemle karşılaşılır.
Otizmle ilgili araştırmalar, bu sorunun tam olarak nereden kaynaklandığının bilinmediğini ortaya koyar. Ağırlıklı olarak genetik faktörlerden kaynaklandığı düşünülen problem, ailesinde ve yakın çevresinde herhangi bir otizm spektrum bozukluğu bulunmayan kişilerin çocuklarında dahi gözlemlenebilir. Otizmli bebeklerin büyük bir bölümü, yaşamlarının ilk 1 yılında belirti gösterir. Kimi çocuklar ise birinci yaşlarının sonuna kadar normal bir gelişim sürecini takip ettikten sonra aniden otizm belirtileri göstermeye başlar. Otizm belirtilerinin sonradan ortaya çıktığı durumlarda çocuklar, o tarihe kadar edindikleri sosyal ve fiziksel becerilerin önemli bir bölümünü yitirebilir.
Yaygın gelişimsel bozukluklar içerisinde de değerlendirilen otizm, her bireyde farklı bir şekilde seyreder ve farklı sonuçlara yol açar. Otizmli çocukların bir bölümünde yüksek işlev gözlemlenirken bir bölümü ise düşük işlevsellik sergiler. Otizm spektrum bozukluğu belirtileri arasında kabul edilen saldırganlık da çocuktan çocuğa değişim gösterir. Kimi otizmli çocuklar yakın çevrelerine karşı dahi saldırgan bir tutum sergileyebilirken bazı çocuklarda saldırganlık eğilimi hiç görülmez. Bozukluğun seviyesi de çocuktaki etkilerin ne şekilde gelişeceğini belirleyen faktörler arasında yer alır. Düşük seviyede bozukluğa sahip olan çocuklar, rehabilitasyonlar sonucunda topluma ve yaşama kolaylıkla kazandırılabilirken yüksek seviyedeki bozukluklar ise kalıcı ve ciddi sorunlara yol açabilir.
Otizm spektrum bozukluğunun üç ana grubu bulunur. Bunlar Otizm, Asperger Sendromu ve Başka Türlü Adlandırılamayan Yaygın Gelişimsel Bozukluk’tur. Her üç tür de beynin gelişim bozukluğu göstermesiyle ortaya çıkar ancak aralarında ciddi farklar bulunur. Otizm spektrum bozukluğu türlerinin özellikleri ise şu şekildedir:
Atipik otizm, anne ve babaların en çok dikkat etmesi gereken konular arasında yer alır. Otizm, Asperger Sendromu ve YGB-BTA durumlarında, çocuklar otizmin bilinen belirtilerinden en az altısını gösterir ve bu durum da tanı konmasını mümkün kılar. Atipik otizmde ise otizmin bazı belirtileri gözlemlenirken teşhis konabilecek kadar çok belirtiye rastlanmaz. Bu durumun tespit edilebilmesi için, otizmin en önemli belirtilerinin bilinmesi gerekir. En sık karşılaşılan otizm belirtileri ise şöyledir:
Yukarıdaki belirtilerden bir ila beş tanesini gösteren çocuklarda atipik otizm durumundan şüphe edilebilir. Atipik otizm, tam bir otizm spektrum bozukluğu olmadığı için bu problemde erken teşhis son derece önemlidir. Erken evrede yakalanan atipik otizm, doğru bir rehabilitasyon ve tedavi süreciyle son derece olumlu sonuçlar verebilir. Rehabilite edilen atipik otizmli çocuklar, büyük oranda sağlıklı ilişkiler kurabilir, pek çok farklı yetenek kazanabilir ve eğitim hayatlarını sorunsuz bir şekilde devam ettirebilir. Düşük seviyedeki atipik otizm durumunun kontrol altına alınabilmesi ve çocuğun ilerleyen yıllardaki yaşamına sorunsuz bir şekilde devam edebilmesi de olasılıklar dahilindedir. Bu yüzden çocuğunda tek bir otizm belirtisi bile gören ailelerin derhal doktor kontrolüne başvurmaları tavsiye edilir.
Kaynakça:
1- https://www.tohumotizm.org.tr/wp-content/uploads/2019/07/Otizm-Spektrum-Bozuklugu-El-Kitabi.pdf
2- https://ailevecalisma.gov.tr/media/5616/otizm-spektrum-bozuklugu-kitabi-2016-indirmek-icin-tiklayiniz.pdf
3- http://www.inca2014.com/sunular/turkce/Nahit%20Motavalli%20Mukaddes.pdf
8 yaşındaki çocuğunuz hala sizinle bir aile olarak vakit geçirmek konusunda istekli bir yaştadır. Bu…
Hamilelik dönemini başarıyla atlattıktan sonra nihayet bebeğinizi kucağınıza aldınız. Şimdi ise tek odak noktanız bebeğinizin…
Bazı çocuk soruları, çocuğunuzu yakından tanıyarak hoşlandığı şeyleri öğrenmenize ve çocuğunuzla iletişim kurmanızı sağlar. İşte…
Bebeklerde çoğunlukla bez kullanımından kaynaklı olarak ortaya çıkan pişik problemi için anne ve babalar en…
Rahim ağzı kanseri, kadınlarda oldukça yaygın şekilde görülen ancak aşı ile önlenebilen nadir kanser türlerinden…
Anne babaların çocukları ile ilgili merak ettikleri konuların başında ergenlik dönemi gelir. Ergenlik çocukluktan erişkinliğe…
Yorumlara Bak
Benim çocuğum 7 yaşında ve bir süredir cümle kuramıyor daha önce sayı saymayı renkleri şarkı bile söylerken şu an bir kaç kelime konuşuyor ve birazda çevresinde etkilendiği bir durum olduğunda saldirganlasiyor ne yapabilirim öneride bulunursanız memnun olurum
Merhaba Gülcan Hanım,
Doktorunuzu bu durum ile ilgili bilgilendirmenizi tavsiye ederiz. Duruma göre doktorunuz size detaylı önerilerde bulunacaktır.
Sağlıklı günler!